Her düğün hikayesi kendine özgüdür, ancak Chloe ve Arman’ın Boğaz’daki yat düğünü, hem kültürel çeşitliliği hem de aşkın gücünü yansıtan eşsiz bir deneyimdi. 28 Ekim 2022 tarihinde, Boğaz'ın büyüleyici manzarasında bir yatta gerçekleşen bu özel gün, hayatım boyunca unutamayacağım bir çekim hikayesi olarak hafızamda ve fotoğraf arşivimde yerini aldı...
Düğün Başlangıcı: Krizden Çözüm Doğdu
Çekimlerimiz, planlandığı gibi Arnavutköy sahilinden başlayacaktı. Arman, ailesi ve davetlileriyle tam zamanında yata ulaştı. Ancak Chloe, Beşiktaş’ın meşhur trafiğine takılmıştı ve varışının 1 saatten uzun süreceği haberini aldığımızda hepimiz kısa süreli bir kriz yaşadık. Neyse ki hızlı bir çözüm bulduk. Planımıza ufak bir değişiklik yaparak yatı Beşiktaş İskelesi’ne yönlendirdik ve Chloe ile ailesini oradan aldık. Bu hamle, gecikmeyi büyük ölçüde telafi etti. Bu, bir düğün fotoğrafçısı olarak esnekliğin ve planlamanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi...
Boğazda Romantizm: Mektupların Gücü
Boğaz’ın büyüleyici manzarasında, yatın terasında gerçekleşen duygusal anlarla düğün resmen başladı. Chloe ve Arman, birbirlerine yazdıkları aşk dolu mektupları okudular. Bu an, sadece onları değil, tüm davetlileri etkiledi. Rüzgar, Boğaz’da sertti ama Chloe ve Arman’ın aşkı, bu sert rüzgarı adeta aşk rüzgarlarına dönüştürdü. Boğaz'da yat düğünü duygusal anları karelere sığdırmak, benim için oldukça özel bir deneyimdi...
Yatın Salonunda Coşku Dolu Eğlence
Yatın salonu ise eğlenceye hazırdı. DJ, ilk dans müziğini çalmaya başladığında sahne Chloe ve Arman’ındı. İlk dans, zarif ve romantik figürlerle başladı; fakat kısa süre sonra hareketli bir hale dönüştü ve bu geçiş davetliler için adeta bir işaretti. Bir anda daracık dans pisti doldu ve gece boyunca Avrupa, İran ve hatta Hint dans kültürlerinin harmanlandığı bir dans senfonisi izledik. Her bir figür, fotoğraf karelerine yansımayı bekleyen birer sanat eseriydi...
Pasta Kesimi: İran’ın Neşeli Ritüeli
Pasta kesiminden önce, İran’a özgü “Ragsheh Chagoo” (Bıçak Kesmiyor Dansı) geleneği yapıldı. Bu renkli ritüelde, bir dansçı elindeki bıçağı çifte vermek için tipik Fars dans figürleriyle eğlenceli bir oyun sergiledi. Çift, bıçağı almak için dansçıya para verdi, ardından bıçak bir sonraki dansçıya geçti. Bu neşeli gelenek, davetlilerin coşkulu katılımıyla iyice hareketlendi. İngiliz misafirlerin bile bu ritüele dahil olması, kültürel çeşitliliğin ne kadar güzel bir atmosfer yarattığını gösteriyordu...
Eğlenceye Tam Gaz Devam: Mendil Dansı
Eğlence, İran’a özgü, Lur dansı olarak da bilinen, mendil dansı ile tam gaz devam etti. Mendillerin ahenkle havada süzüldüğü bu anlar, düğüne coşkulu bir dokunuş yaptı ve davetlilerin hafızasında unutulmaz izler bıraktı.
Geceye Veda: Chloe & Arman'ın Teşekkürleri
Gecenin sonunda Chloe & Arman, büyük bir incelik göstererek, bu eşsiz düğün gününü anlamlı kılan başta davetlilere, çalışan yat personellerine, DJ'e ve Arman Marazan Photography olarak bana hazırladıkları teşekkür konuşmasını okudular. Kendi adıma çok duygulandım. İyi ki tanıdım, iyi ki de beraber çalıma fırsatı yakaladık...
Unutulmaz Anlar İçin Doğru Ekip Önemli
Chloe ve Arman’ın düğünü, sadece bir kutlama değil, kültürlerin ve aşkın Boğaz manzarasında buluştuğu bir sanat eseriydi. 6 saatlik bu belgesel çekim boyunca, her anın ne kadar değerli olduğunu bir kez daha anladım. Chloe & Arman'ın Yatta düğün fotoğraflarına geçmeden önce, eğer siz de unutulmaz anlarınızı böyle büyüleyici bir hikayeye dönüştürmek istiyorsanız, gelin birlikte sizin hikayenizi de ölümsüzleştirelim. Aşağıdaki düğmeye tıklamanız yeterli...
